Farklı bir ülkede çalışmanın artıları olduğu kadar eksileri de vardır. Ancak farklı kültürleri öğrenmek her zaman güzeldir! Fransa’da çalışmaya başlayalı tam 10 ay oldu, bu süre zarfındaki gözlemlerimi sizlerle paylaşmak istedim. Gelin bakalım neymiş Fransızlarla çalışmanın 7 altın kuralı.

  1. İlişki kurmaya/güven oluşturmaya çok zaman ayırmak
    Bunu gerçekleştirebileceğiniz en önemli yerler: öğle yemekleri ve kahve molaları. Bunu hallettikten sonra sırtınız yere gelmez :). İlk geldiğimde uzun kahve molalarını vakit kaybı olarak gören ben, sonradan anladım önemini. Öğle yemeklerinde alınan o kararların toplantılarda dahi alınamadığından hiç bahsetmiyorum bile…
  2. Hiyerarşiye saygı göstermek
    Siz siz olun benim gibi birilerini atlayıp tepeden işlerinizi halletmeye çalışmayın :). Ben bu yavaşlığa ve insanların sorumluluk alamamalarına tahammül edemediğim için genelde tepeden olaylara giriş yapıyorum. Ancak bu Fransızların hiç hoşuna giden bir şey değil. Sabırlı olup hiyerarşiye saygı gösteriyoruz.
  3. Fransızcaya ve ülkenin kültürel mirasına ilgi duymak
    Öyle ben farklı ülkeden geldim, ay herkes ingilizce konuşsun yok arkadaşlar. Hele ki konu Fransa olunca bu konu daha da hassaslaşıyor. Akıcı olmanıza gerek yok ancak kendi dillerini öğrenmeye ilginizi gördükleri zaman her şey çok daha farklı oluyor. Kültürlerine ve tarihlerine de ilgi göstermenizi bekliyorlar.
  4. Her zaman kelimelerin ardındaki anlamı aramak
    Siz siz olun Fransızlarla konuşurken bir duyduğunuzu bir kez daha düşünün. Hiçbir zaman direkt konuşmadıkları için kelimeler ardındaki ayrıntıları yakalamanız gerekebilir. Ayrıca Fransızlar dünyadaki en politik millet olabilirler. Evet mi hayır mı dersiniz. Belki derler. 
  5. Raporlarınızı ve sunumlarınızı çok iyi bir kalitede yapmak
    Ne kadar önemli bir kalite olduğunu size şöyle bir örnekle vereyim. Her zamanki gibi bir saatte ortalama üstü bir sunum hazırlamıştım ve bir etkinlikte bu sunumu yapacaktım. Etkinlik sahibi -üst düzey bir yönetici- başka lokasyondan sırf sunumumum üstünden geçmek için yanıma geldi. Konuştuğumuz şey ise “hmm, burası acaba açık gri mi olsa koyu gri mi olsa”. Tahmin edersiniz ki kafayı yiyordum. Neden bunun için vakit kaybediyorduk?
    Daha sonra öğrendim ki Fransızlar bu tip şeylere inanılmaz vakit harcıyorlar. Çünkü bulundukları konumu sağlamak oldukça zor. Daha sonra bir hata yaptığınız anda tüm itibarınızı kaybediyorsunuz. Aaa pardon hata yapmışım, insanlık hali, olur böyle şeyler yok yani. Bu yüzden hata yapmamak için günlerce vakit harcayıp hazırlayıp ayrıca kontrol ediyorlar.
  6. Konuştuğunuz kişinin her zaman yüzüne bakmak
    Bu biraz genel gelebilir sizlere. Ancak burada insanlar konuşurken ekstra gözünüzün içine içine bakıyor. İlk geldiğimde biraz tuhaf gelmişti. Ancak bu tabii ki insana önemsendiğini hissettiriyor. 
  7. İş arkadaşlarınızın özel hayatlarına dahil olmamak
    Özel hayatımızı ve profesyonel hayatımızı birbirinden ayırıyoruz. Muhabbetler genelde hava nasıl, hafta sonu ne yaptından öteye geçmiyor. Bana ilk geldiğimde çok basit şeyler sorduklarında bile, cümlelerinin sonuna özel değilse diye ekliyorlardı. Ne özeli yaa diye içimden geçiriyordum ancak sonradan anladım :). Bundaki en önemli etkenlerden biri de bence sosyal medya kullanmamaları. Bizde herkes kullandığı için ister istemez herkes herkesin özel hayatına dahil oluyor.

İşte 7 altın kuralı öğrendiniz! Artık Fransa’da çalışabilir ve Fransızlarla iyi anlaşabilirsiniz! 🙂
Sevgiler.